Doğum izni bitmiş ve artık işe dönmesi gerekenler veya hali hazırda bir
bakıcısı olan fakat memnuniyetsizlikleri olanlar ya da bebeklik dönemini
atlattıktan sonra iş yaşantısına geri dönmeyi arzulayan fakat bebeğini/çocuğunu
emanet edecek doğru kişiyi bir türlü bulamamış olanlar… Sizler için herşeyden
önemli olan bebeklerinize/çocuklarınıza bakım verecek, güvenilir birisini
bulmak gayet tabi pek de kolay olmayacaktır.
Doğru kişiyi bulmak için zaman ve emek harcamanız gerekiyor. Fakat tüm
uğraşlarınızın ardından edineceğiniz en büyük ödül, bebeğinizin/çocuğunuzun
güvenilir ellerde olduğunu bilerek içiniz rahat bir halde yaşantınıza devam
edebilmeniz olacaktır.
Sizin için en uygun kişiyi ararken işinize yarayabileceğini umduğum
ipuçlarına değinmeden evvel, doğum sonrası işe döneceği tarih belirli olan
annelerin, siz hali hazırda evde iken bakıcı arama ve işe alma sürecini
başlatmanızın en sağlıklı yol olduğunu ve bu davranımınızın işlerinizi
kolaylaştıracağını hatırlatmak isterim.
Çünkü sizin dışınızda bebeğinize/çocuğunuza bakım verecek kim olursa
olsun ( bir yakınınız veya bakıcı ), mutlaka en azından siz işe başlamadan iki
hafta önce siz ve bebeğiniz/çocuğunuz ile aynı çatı altında kalmaya ve/veya
zaman geçirmeye başlaması, önceden sizin gerçekleştirmekte olduğunuz
davranımların ( bakım verme-oyun oynama) yavaş yavaş bakım vermekle yükümlü
olacak olan kişiye aktarmanız ve sizin kısa süreler için ev dışına çıkıp-geri
gelmeniz, uzun saatler boyunca evde olamayacağınız günler için hem bakım verecek
kişinin işini kolaylaştıracak hem de bebeğinizin/çocuğunuzun kaygı düzeyinin
yükselmesini engelleyecektir.
Yakınlarınızın önerisi ya da artık günümüzde çoğalmakta olan profesyonel
bir kurum aracılığı ile yaptığınız telefon görüşmesinin ardından bakıcı
adayları ile ikinci görüşmenizi mutlaka bebeğinizin/çocuğunuzun da evde ve
uyanık olduğu bir saat diliminde kendi evinizde gerçekleştirin. Bu sayede hem bakıcı adayı aileniz ve
koşullarınız hakkında bilgi edinmiş olur hem de siz çocuğunuz ile aralarındaki
kimyayı gözlemleme fırsatı yakalamış olursunuz. Unutmayınki karşınızdaki
kişinin kişiliği de eğitimi ve tecrübesi kadar önem teşkil etmektedir. Bunu
anlayabilmek için hem kişisel bilgileri ile ilgili hem de fikir sahibi olmak
istediğiniz diğer konular ile ilgili soruları önceden oluşturmanız seçim
sürecinin daha kısa ve kolay aktarılmasına yardımcı olacaktır.
Yüz yüze olan görüşmenizde öncelikli olarak karşınızdaki kişinin ilgileri
ve tarzı hakkında bir fikre sahip olabilmeniz için şu soruların yanıtlarını
aramanız bir nevi ipucu sağlayabilir:
- Daha önceki
tecrübeleriniz?
- Çalıştığınız
yaş grupları?
- Bizim
çocuğumuz yaşındaki çocuklar ile vakit geçirmekten hoşlanır mısınız?
- Bu yaş
çocuğu ile gün içerisinde nasıl vakit geçirirsiniz?
- ‘……………………….’
gibi bir durum ile karşılaşsanız ne yaparsınız? (Sizin için kritik olan
bir örnek vaka sunabilirsiniz)
Sorular haricinde bakıcının sevgi ve samimiyeti, eğitimi referans ve
deneyimi, fizyolojik ve psikolojik sağlığı ( gerek görür iseniz doktor raporu
isteyebilirsiniz) ile ilgi bilgi sahibi olmayı ve bakıcı adayının nüfus cüzdan
fotokopisi ve ikametgah belgelerini işe başlama sürecinde talep etmeyi
unutmayın. Tüm bunlara ek olarak,
referansın önemli fakat şart olmadığını, çünkü daha önce çalışılmış olan
ailelerin bakıcıya karşı tutumlarının da yapılan yorumlara etki edeceğini,
dolayısı ile pek objektif bir bilgi sağlayamayabileceğinizi de belirtmek
isterim.
Sizin ekleyebileceğiniz maddeleri de içeren görüşmeler bittikten ve
seçiminizi yaptıktan sonra bakıcı ile ailevi düzeniniz, kurallarınız ve çalışma
koşulları ile ilgili net olmanız yanlış anlaşılmalar sonucu kısa sürede gündeme
gelebilecek aksaklıkları önleyeci nitelikte olacaktır. Yapılması gerekenleri ve
önemli olan tüm kriterleri yazılı olarak sunmanız hem sizin takibinizi hem de
bakıcınızın işini kolaylaştıracaktır.
Örneğin televizyonun yanına, buzdolabının kapağına ve çocuğunuzun
odasında bir duvara birer kopya asabilirsiniz.
Bu listede şu maddeler yer alabilir;
- Bebeğinizin/çocuğunuzun
günlük rutini ( ödev/uyku saatleri/yemek saatleri ) ve evinizin genel
kuralları; televizyon ve bilgisayar kullanımına dair sınırlamalar,…v.b.
- Size her
koşulda nereden ve nasıl ulaşabileceğine dair bilgiler.
- Size
ulaşamadığı takdirde aranması gereken yakınlarınıza dair bilgiler.
- Bebeğinizin/çocuğunuzun
doktorunun, okulunun,servis şöförünün telefonları.
- Ana öğünler
haricinde bebeğinizin/çocuğunuzun yemesine müsaade ettiğiniz
atıştırmalıklar ve bunların miktarları.
- Var ise
alerjisi olduğu besinler.
- Var ise
bebeğinizin/çocuğunuzun kronik rahatsızlıkları ve belirtileri.
Şartlarınızı kesin bir dille belirtip, gerekli bilgilendirmeleri
yaptıktan sonra gün içerisinde evi arayıp bilgi almanız, mümkün ise habersiz
ziyaretleriniz bebeğiniz/çocuğunuz ile bakıcınızı doğal hallerinde gözlemleyebilmenizi
sağlar. Fakat bunları yaparken dikkatli olmalısınız. Bakıcınız ona güvenmediğinizi hissetmemeli.
Çünkü tüm iş kollarında olduğu gibi önce emek sarf eden kişinin memnuniyeti ve
motivasyonu sağlanmalıki kişi maksimum performansını göstermeye gönüllü olsun.
Bakıcının görevinin tüm hayatını ailenize adamak değil, çocuğunuza bakım
vermek olduğunu, onun da bir yaşamı olduğunu unutmayın.
Bakıcınız ile iyi iletişim kurmanızın yolları:
- Tüm annelik
sorumluluklarınızı bakıcıya bırakmayın.
- Unutmayın
ki 0-6 yaş gelişim ve eğitim açısından oldukça önemli bir dönemdir. Bu sebeptendir ki tüm şartlarınızı kabul
eden, düşük ücretle çalışan eğitimsiz biri yerine, eğitimli birini tercih
edin.
- Her iki
tarafı da memnun edecek şartları belirleyin.
- Hak ettiği
ücreti ödeyin.
- Çocuğunuz
ile eve döndüğünüzde vakit geçirin.
- Çocuğunuz
ile geçirdiği zamanı göz önünde bulundurarak, karar alırken ona da
danışın.
- Ailesini
görmesi için müsade tanıyın.
- Görevini
iyi yaptığını düşünüyorsanız bunu mutlaka dile getirin.
- Eleştirilerinizi
yaparken yargılayıcı bir dil kullanmaktansa ‘………olması beni üzüyor, içim
rahat etmiyor’ gibi ifadeler kullanmaya gayret edin.
Tüm bunlar işlerinizi kolaylaştırabileceği düşünülen kriterler ve
alınabilecek olası önlemler idi. Fakat
asıl önemli olan tabiki siz anne ve babaların içinden gelen sestir. Şartlar ne olursa olsun her çocuğun anne baba
ile olan paylaşımının yerini hiçbir şeyin ve hiçbir kimsenin dolduramayacağı
unutulmamalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder