5 Mart 2014

Çocuk ve Oyun



Çocuk yaşamının ilk aylarından itibaren oyun oynamaya başlar. Dünyayı oyun yoluyla tanımaya çalışır. Gördüğü her nesne,  duyduğu her ses dikkatini çeker ve onu heyecanlandırır. Çocuğun oynadığı oyunlar gerçek hayatın bir provası olarak adlandırılabilir. Oyun sırasında risk alan çocuk önemli bir gelişimsel süreç içindedir. Sınırlarını test ederek, neyin güvenli neyin tehlikeli olduğunu öğrenmeye çalışır.

Çocuk ile birlikte oyun oynamak, anne ve babaların çocuklarının psikososyal gelişimine yapacakları en önemli katkılardan biridir. Özellikle okul öncesi dönemde, anne ve babalar çocuklarıyla mutlaka oyun oynamayı alışkanlık haline getirmelidirler. Birlikte oyun oynamak, çocuk ve ebeveyn arasında sağlıklı bağlanmaya yarar. Anne ve baba ile birlikte oyun oynayan çocuk aile ilişkilerinin yanı sıra sosyal ilişkileri de gözlemler ve bunlarla ilgili keşifler yapar. Çocukla kaliteli zaman geçirme olgusu, oyun yoluyla en üst seviyeye çıkar. Çünkü ebeveyn, oyun sırasında hem çocukla ortak bir faaliyette bulunur, hem de fiziksel ve duygusal temas halinde olur.


Oyun çocuğun fiziksel, psikolojik ve sosyal açılardan gelişimine destek olur. Okul öncesi dönemde çocuklar uyku ve yemek yeme dışındaki zamanlarının neredeyse tümünü oyun oynayarak geçirirler. Annesi ya da babası ile parka giden çocuk, bir yandan sizin onu gözünüzle takip ettiğinizi ve yanında olduğunuzu bilmeyi ister, bir yandan da sınırlarını test etmek için kaydırağın en tepesine çıkıp kendini aşağı bırakır. Çocuğun kaydırak merdivenlerini tek başına tırmanması, kendi kendine salıncakta sallanması kendine güvenin ilk işaretleridir. Bir işi tek başına yapıyor olmak erken gelişim döneminde çocuğun geleceği için pozitif etkiler barındırır. Yaşıtı çocuklar ile aynı ortamı paylaşması, birlikte oyun oynaması, onun sosyalleşmesine ve topluluk içinde kendini ifade etmesine yardımcı olur.

Oyun, çocuğun iç dünyasının dışa yansımasıdır. Kendi içinde yaşadığı sıkıntıları oyun yoluyla dışa vurur. Oyun her ne kadar dışarıdan bakıldığında tahtadan kule yapmak, evcilik oynamak, atçılık oynamak olarak tanımlansa da, çocuk gelişimi açısından önemlidir ve her biri farklı işlevleri olan oyunlardır. Jean Piaget isimli gelişim kuramcısı oyunları üç grupta tanımlamıştır:

1.      Alıştırma Oyunları: 0-2 yaş arası duyusal motor dönemi kapsar. Bebeğin hareketlenmeye başladığı ve beş duyusu ile algıladığı uyaranları birleştirip sınıflandırdığı dönemdir. Örneğin, çıngırağın sesini duyar, rengini ayırt eder ve sınıflandırır.

2.      Simgesel oyunlar: 2 ile 7 yaş dönemini kapsar. Simgeleri, varsayımları ve alıştırmaları içerir. Annenin temizlik yaparken kullandığı paspas sopası çocuk için at olabilir. Henüz sözel olarak kendini anlatamadığı için bunu simgesel oyun aracılığıyla yapar. Evcilik oynayan bir kız çocuğunu düşünürsek, tıpkı annesinin kendisine yaptığı gibi, oyuncak bebeği için yemek pişirip ona yedirecektir. Kız çocuğunun bebeğiyle yaptığı konuşma, annenin çocuğu ile yaşadığı duygu ve düşünce aktarımına benzeyecektir. Bir bakıma kız çocuğu ''Annelik nedir?'' i annesinden görerek taklit yoluyla sindirmeye başlayacaktır.

3.      Kurallı oyunlar: 7 yaşından sonra oynanmaya başlar ve çocuk bu oyunlarla sosyalleşme yolunda adımlar atar. Belirli kurallara uyarak oynanan oyunları içerir. Saklambaç buna örnektir. Bu yaş itibari ile sözünü ettiğimiz alıştırma oyunları ve simgesel oyunlar zaman içinde azalır ve kurallı oyunlar ağırlık kazanmaya başlar. 

Çocuğunuzla vakit geçirmeniz, onun oyununa dahil olmanız, fiziksel ve duygusal temasta bulunmanız onun kişilik gelişimi için çok önemlidir. Unutmayın ki, siz çocuğunuza nasıl davranırsanız o da çevresinde bulunan kişilere öyle davranacaktır. Oyun sırasında yargılayıcı,  kısıtlayıcı cümleler kullanmanız onun gelişimini olumsuz etkileyecektir. Çocuğunuzla nasıl oyun oynayacağınız konusunda tereddütleriniz varsa, psikologların dahil olduğu, anne-çocuk, baba-çocuk oyun grupları ile bir yandan çocuğunuzla oyun oynamayı öğrenip, bir yandan da diğer insanlarla sosyal paylaşımda bulunabilirsiniz. Bu oyun grupları dahilinde uzman görüşü alıp, neleri doğru neleri yanlış yaptığınızı görmüş olursunuz. Örneğin, çocuğu oynarken engellerseniz tepki gösterecektir. Bu durumda aynı sertlikte tepki vermek yerine, çocuğun yaşına ve gelişim özelliklerine uygun davranmak gerekir. Bununla ilgili sıkıntı duyuyorsanız, profesyonel destek almanız hem çocuğunuz hemde kendiniz için yerinde bir davranış olacaktır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder