28 Mart 2014

Kanser ve Psikoloji

             
                                                                   
Kanser günümüzde oldukça yaygın olan bir hastalıktır. Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Kanser Daire Başkanlığı’nın son raporuna göre 2008 yılında ülkemizde 280 bin erkek ve 172 bin kadın kanser hastası tespit edilmiştir.
Kanser, kişinin hayatına biranda giren ve tetkik ve tedavi süreçlerinde kişinin hayatını birçok alanda olumsuz etkileyen bir hastalıktır. Tüm hastalıklarda ruh sağlığı önemli olsa da travma etkisi yapabilen kanser gibi hastalıklarda hastanın psikolojisi oldukça önemlidir.

Kişinin kanser olduğunu öğrenmesini bir nevi sağlığın kaybı için tutulan yasa benzetebiliriz. Yasın evrelerine baktığımızda kişi ilk önce bunu inkar eder, ‘Doktorlar yanılıyor, bir hata olmalı.’ diyebilir. Bazı hastalar hiç kimseyle bu konuyu konuşmak istemez ve hissizleşir. Bazıları da teşhiste bir hata olduğunu düşünüp birçok doktorla görüşebilir. Burda kişi aslında bir nevi şok yaşıyordur. Daha sonra ikinci aşama olan öfke başlar. Kişi ‘Neden ben’ sorusunu sorar. Öfkesini, kendine, çevresindekilere, Allah’a ya da sağlık personeline yöneltebilir. Burda yakınlarının yapacağı hata bu öfkeyi bastırmaya çalışmak olacaktır. Aslında bütün bu süreçler yasın düzgün işlenebilmesi ve kişinin psikolojik olarak daha sağlıklı olabilmesi için gereklidir.  Bu evrede, hasta ve yakınları öfkenin normal olduğunu kabul etmeli ve hastaya öfkesiyle başa çıkmada yardımcı olmalıdır. Özellikle bu evrede kişi ihtayaç duyarsa gevşeme teknikleri ve öfkeyle başa çıkma yollarını öğrenmede bir klinik psikologtan yardım alabilir. Birsüre sonra kişi umutlanmaya başlar, çıkış yollarını aramaya koyulur. Bu yeni evrede ‘Bunu atlatayım bir daha sigara içmeyeceğim.’ gibi arzu edilen iyileşme karşılığında sevilen alışkanlıkların bırakılması şeklinde bir pazarlığa girişilir. Kişinin hastalığını öğrendiğinde yaşadığı şok, tedavi sürecinde karşılaşılan zorluklar (ağrılar, uyku problemleri vb.), geleceğe yönelik endişeler ve sosyal hayatın kısıtlanması kişide üzüntü, çaresizlik, umutsuzluk gibi depresif duyguları getirebilir. Depresyon olarak adlandırılan bu evrede özellikle çevresinin kişiye destek olması oldukça önemlidir. Son evre olan kabullenmede ise kişi bu hastalığa yakalandığını kabul eder ve bundan sonra bu yeni durumda yapılması gerekenlere yönelir. Ancak tüm bu evreler sıra ve yoğunluk olarak  kişilere göre değişebilir, bazı kişiler  beş evrenin tümünü yaşarken bazıları sadece birkaçını yaşayabilir. Burda önemli olan kanser hastalarının bu duygu durumlarını yaşamalarının çok doğal olduğunu ve yakınlarından gelecek desteğin bu evreleri atlatırken onlara çok yardımcı olacağını bilmektir. Kaybolan sağlık için tutulan yas tamamlandığında ya da hafiflediğinde, uyum dönemi başlar. Ruhunun tekrar denge durumuna geri dönmesi için kişi daha sağlıklı bir durum değerlendirmesi yapar ve tedavisinin planlaması için gerekli kişilerle görüşür ve gerekli yerlere başvurur.
KANSER ve Psikolojik Destek
Hastalık haberi, kemoterapi gibi ağır bir tedavi almak, hastalığa bağlı şikayetler ve değişen yaşam tarzı kişinin yoğun stres altında kalmasına sebep olabilir. Uzun süreli stres, adrenalin ve kortikosteroid salınımını arttırarak bağışıklık sistemini zayıflatır. Kişi bu dönemde hem stresle hem de eşlik eden üzüntü, korku, kaygı, kızgınlık ve çaresizlik gibi duygularıyla baş etmede daha profesyonel yardım almak isteyebilir. Stresin ve depresif duyguların beden üzerinde yarattığı olumsuz etkiler göz önüne alındığında, hastalık sürecinde psikolojik destek almanın önemi  artmaktadır.
Öneriler:
‘Neden Ben?’ ‘Bu benim başıma gelmemeliydi.’ Şeklindeki düşünceler sizi yıpratıp üzer, bunların yerine ‘Şimdi ne yapabilirim?’ demeniz bu süreçte psikolojik olarak daha az yıpranmanızı sağlar. Özellikle yoğun mutsuzluk, öfke, kaygı, isteksizlik, uykusuzluk, çaresizlik hisseden ya da panik atak geçiren kanser hastalarının tedavilerine psikolojik desteğin eklenmesi tüm bu olumsuz duyguların işlenmesine ve hastanın stresle daha etkili başa çıkmasına yardımcı olacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder