Depresyon toplumda yaygın ve tekrar edebilen bir
rahatsızlıktır. Tedavi edilmediği takdirde kişinin yaşamında hem sosyo-ekonomik
kayıplara yol açar, hem yaşam kalitesini bozar, hem de intihar gibi çok ciddi
riskler taşır. Önceki yazımızda Majör
depresyona (Ağır depresyon) değinmiştik.
Bu kez depresyonun farklı bir türü olan Distimiyi genel hatları ile
anlatacağım. Muhtemelen Distimiyi daha önce duymadınız. Distimi depresyonun
daha hafif ama daha uzun süre devam eden halidir. Bu rahatsızlığa gizli yada
maskeli depresyon da denir.
Distiminin belirtileri
kişinin hasta olduğunun düşündürtecek
kadar yoğun değildir. Ayrıca majör depresyondaki klasik belirtiler distimi de
görülmez. Tipik depresyon belirtileri olan iştah kaybı, uyku bozukluğu ve
intihar düşünceleri yerine distimi, kendini
ilişki ve iş problemleri ile
gösterir. Bu yüzden distimi çok bilinmez
ve teşhisinde de gecikmelere yol açar. Distimiden
muzdarip olanlar ve çevresindeki kişiler bu rahatsızlığı bilmedikleri için semptomlarını
kötü huy veya kişinin karakter özelliği olarak görürler. Dolayısıyla bu rahatsızlık kişide sinsi şekilde
devam eder.
Distimi genellikle çocuklukta ve ergenlikte başlayan 2 yıl
boyunca devam eden, bazı dönemlerde iyilik hali görülebilen (1-2 hafta)
fakat yeniden ortaya çıkan, major depresyonun aksine kişiliğinin
işlevselliğini çok bozmayan (fakat kişi tam kapasite ile de çalışamaz) düşük
düzeyli kronik depresyondur. Bu
bozukluktan muzdarip olan kişi kendini sürekli mutsuz hisseder. Bununla birlikte
duyarlı, endişeli ,kaygılıdır. Ayrıca kendine güveni yoktur ,Uyku ve iştah
problemleri vardır.
Diğer taraftan, distimisi olanlar hep mutsuz ve keyifsiz
değildir. Yukarıda değindiğim gibi ara ara mutluluk dönemleri olabilir, fakat
yaşadığı basit bir stres kişiyi kolaylıkla huzursuz ve mutsuz haline geri götürebilir. Distimikler, ne ailelerine, ne
sosyal yaşamlarına ne de işlerine yeterince ilgi göstermez. Dolayısıyla bu
alanlarda sürekli sorunlar yaşarlar.
Distiminin Nedenleri?
Kökeninin ne olduğu henüz net değildir. Diğer depresyonlarda
olduğu gibi çevresel etkenler ile birlikte, genetik etkenlerinde bu rahatsızlık
da etkili olduğu düşünülmektedir. Distimi erken başlangıçlı ve geç başlangıçlı
olarak iki şekilde adlandırılıyor. Yirmi bir yaş öncesi erken, yirmi bir yaş
sonrasında başlamışsa geç başlangıçlı distimi olarak tanımlanıyor. Erken
başlangıçlı distimi de, çocuklukta yaşanan istismarlar, geç başlangıçlı distimi
de ise önemli kayıplar ve sağlık sorunları ile ilişkili olduğu düşünülmekte.
Distimi yani kronik
depresyon yaşayanlar genellikle; eleştirilmeye karşı daha duyarlıdırlar.
Tabi ki kimse eleştirilmekten hoşlanmaz ama
eleştirildiği için de yıkılmaz, fakat distimikler bu durum karşısında
adeta yıkılırlar. Zaman zaman her şeyden uzaklaşmak ve kaçıp gitme hayalleri
kurarlar. Her şeyi ciddiye alırlar, katıdırlar, ayrıca kontrolü bırakmak
istemezler dolayısıyla bir türlü
rahatlayamazlar. Bu durum onları sıkıcı, tekdüze ve aksi olarak
nitelendirilmesine sebep olur. Aslında kendileri de bu durumdan rahatsızdırlar,
fakat bu düşünceleri uzun sürmez. Problemin,
çevresindeki kişilerin rahat ve yeterince sorumluluk sahibi
olmamalarından kaynakladığını düşünürler. Eş, çocuk ve arkadaşlarla sorunlar
yaşarlar, katı, kontrolcü, mutsuz tavırları onlarla ilişkilerinde zorlanmalara
ve bozulmalara yol açabilir.
DİSTİMİK DEMEK İÇİN:
En az 2 yıl hemen her gün, bütün gün süren hafif dereceli
depresyon belirtilerinin olması. Aşağıdakilerden ikisi ya da daha fazlasının
bulunması.
·
İştahsızlık ya da aşırı yemek yeme
·
Uykusuzluk ya da aşırı uyku
·
Enerji azlığı
·
Düşük öz değer
·
Konsantrasyon güçlüğü
·
Umutsuzluk
Distimide depresyonun temel belirtileri olan suçluluk
duygusu, psikomotor değişiklikler ve intihar düşünceleri genellikle bulunmaz.
Bu bozuklukta ara ara iyilik hali gözükebilir ama toplamda birkaç haftayı
geçmez.
Distimi fark edilmediği takdirde zaman içinde kişi de
somatizasyon belirtileri çıkabilir. Yani psikolojik problemini(distimi)
bedensel şikayetler ile dile getirir. Bunlar: bel, sırt, karın, baş ağrıları, mide,
bağırsak problemleri gibi. Genelde kişi bu şikayetler ile başvurur.Yapılan
tetkiklerde fiziksel bir sıkıntıya rastlanmaz ve kişi psikiyatrist veya psikoloğa yönlendirilir. Görüşmeler
sonrasında distimi tanısı konulur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder